Zararın neresinden dönersek kardır (iOS’a döndüm)
Bu kez çok uzun yazmayacağım. Bizim hanım 6 ay süre vermişti ama ben 6 gün anca dayanabildim. Geçen hafta aldığım Redmi Note 9 Pro fiziksel olarak ne kadar iyi bir telefon olursa olsun, Android işletim sistemine alışamadığım için satmaya karar verdim. Sağolsun ablam da telefon almayı planlıyormuş. O talip oldu. Ben de bu deneyimden ufak sıyırıklarla kurtulmuş oldum.
Redmi Note 9 Pro ve eminim daha pek çok buna yakın özelliklerdeki telefon iOS’un yapabildiği herşeyi yapıyor. Hatta görünümü iOS’a bile benzetmek mümkün. Ama işte sorun da burda başlıyor. iOS’da herşeyin bir yolu var. Android’de ise envai türlü yol var. Arayüzü kurcalayıp bir sürü denedim ama birindeki güzel bir özellik diğerinde yok. Dolayısı ile hep bir şeyler eksik gibi geldi. Daha doğrusu iOS’daki deneyimimi yakalamaya çalıştım ama hepsini birden sağlayan bir çözüm bulamadım.
O nedenle yol yakınken döneyim dedim. Keşke daha uygun fiyatlı bir telefon alsaydım, o zaman Android projelerim için kolaylık olurdu ama zaten vergi ayarlamaları yüzünden daha uygun fiyatlı telefon biraz zordu.
3099 TL verdiğim telefonu uzun bir süre kullanmam gerek. Fakat bu arayüze alışmamak durumu beni huzursuz ediyordu. Macos’la, Apple TV ile %100 uyumlu eski iPhone 6 Plus’a döndüm. Redmi’yi de güzelce temizleyip resetledim ve kutusuna yerleştirdim. Bu akşam yeni sahibinin şefkatli kollarına kavuşacak.
iOS’cular, Android denemek istiyorsanız mümkünse bir arkadaşınızdan eski bir telefonu ödünç alın. Bir hafta kullanıp öyle karar verin.